Pandeminin şiddetiyle birlikte, yemeğe olan bağlılığımız öncekinden çok daha büyük ve duygusal bir kapsam kazandı. Evde olduğumuz zamanlarda, öğünlerimizi evde hazırlamaya, pişirmeye ve tüketmeye alıştık. Bir bakıma yiyecekler, gerçek hayatla erişimimizin kısıtlı olduğu bir dönemde bizim için bir bakıcı, terapist ve hatta öğretmen konumuna geldi.