-
Yeni doğan bebek kadar güzelsin aslında giyinmeden gelen
Bi dur otur dön aklına bi bak
Ne varsa at zarar veren sana
***
Yaşam denen olay bir an kadar ölüm yakında belki de uzak
Bırak bunu biraz önüne bak
Yarat henüz hayat kararmadan
Yaşa henüz hayat kararmadan
***
Dur oflama, dur oflama, dur oflama, dur oh oh oh
***
Yaşıyoruz hala, yaşıyoruz hala
Yaşıyoruz hala, yaşıyoruz hala bak
-
Alla beni, pulla beni, al koynuna yar
Gözüm senden başkasını görmez oldu yar
Gönlüm senden bir şey ister, nasıl desem yar?
Alla beni, pulla beni, al koynuna yar
**
Senin için dağları deler, yol açarım yar
Senin için denizleri kuruturum yar
Senin için gök kubbeyi yerlere çalarım yar
Canım iste, canım bile sana kurban yar
**
Dağlar, taşlar, uçan kuşlar senin olsun yar
Deniz, derya, gökler hep yerinde dursun yar
Gönlüm senden bir şey ister, nasıl desem yar?
Alla beni, pulla beni, al koynuna yar
**
Saçlarına yıldızlardan taç yapayım yar
Bir nefeste güneşleri söndüreyim yar
Çıra gibi uğrunda ben yanayım yar
Canım iste, canım bile sana kurban yar
**
Yıldızlar yerinde güzel bırak dursun yar
Saçlarımı ellerinle okşa yeter yar
Gönlüm senden bir şey ister, nasıl desem yar?
Alla beni, pulla beni, al koynuna yar
**
Rüzgar olup ince beline sarılayım yar
Çimen olup ayağına serileyim yar
Sürme olup gözlerine sürüleyim yar
Canım iste, canım bile sana kurban yar
**
Alla beni, pulla beni, al koynuna yar
Gözüm senden başkasını görmez oldu yar
Gönlüm senden bir şey ister, nasıl desem yar?
Alla beni, pulla beni, al koynuna yar
**
Alla beni, pulla beni, al koynuna yar
Gözüm senden başkasını görmez oldu yar
Gönlüm senden bir şey ister, nasıl desem yar?
Alla beni, pulla beni, al koynuna yar
-
Sabah yeli ılgıt ılgıt eserken,
Seher vakti bir güzele vuruldum,
Al dudakta inci dişi,
Bu dünyada yok bir eşi,
Seher vakti bir güzele vuruldum
**
Aynalı kemer ince bele,
Bu can kurban tatlı dile,
Seher vakti bir güzele vuruldum
**
Aynalı kemer ince bele,
Bu can kurban tatlı dile,
Seher vakti bir güzele vuruldum
**
Mor menekşe nergiz dizmis boynuna,
Kuşluk vakti aldı beni koynuna,
Cıvıldaşır dudu kuşu, sanki bülbülün ötüşü,
Seher vakti bir güzele vuruldum
**
Aynalı kemer ince bele,
Bu can kurban tatlı dile,
Seher vakti bir güzele vuruldum
**
Aynalı kemer ince bele,
Bu can kurban tatlı dile,
Seher vakti bir güzele vuruldum
**
Akşam oldu gün kavuştu sessizce,
Dedi güzel ayrılık vardır bize,
Uzakta bir baykuş öttü,
Gül bahçemde diken bitti
Seher vakti bir güzele vuruldum
**
Aynalı kemer ince bele,
Bu can kurban tatlı dile,
Seher vakti bir güzele vuruldum
**
Aynalı kemer ince bele,
Bu can kurban tatlı dile,
Seher vakti bir güzele vuruldum...
-
Domates, biber, patlıcan
Domates, biber, patlıcan
Bir anda bütün dünyam karardı
Bu sesle sokaklar yankılandı
Domates, biber, patlıcan
**
Keşke hislerimi sana açıkça anlatabilseydim
Sana deli gibi aşık olduğumu söyleyebilseydim
Göz göze geldiğimiz o anda
Sanki dilim tutuldu bir anda
Konuşamadım karşında
**
Oysa bütün cesaretimi toplayıp sana gelmiştim
Senin için çarpan şu kalbi gör istemiştim
Tam elini tutmak üzereyken
Aşkımı itiraf edecekken
Sokaktan gelen o sesle yıkıldı dünyam
**
Domates, biber, patlıcan
Domates, biber, patlıcan
Bir anda bütün dünyam karardı
Bu sesle sokaklar yankılandı
Domates, biber, patlıcan
**
Domates, biber, patlıcan
Domates, biber, patlıcan
Bir anda bütün dünyam karardı
Bu sesle sokaklar yankılandı
Domates, biber, patlıcan
**
Şimdi benden çok uzaklardasın biliyorum
Belki bir gün dönersin diye dualar ediyorum
Seni bir daha görsem yeter
İnan ki bu bir ömre bedel
Yeter ki bitmesin bu rüyam
**
Nereye gitsem ne yana baksam hep seni görüyorum
Biliyorum artık çok geç ama yine de bekliyorum
Her şey boş geliyor bana
Sarılacağım sımsıkı sana
Yeter ki yıkılmasın bir daha dünyam
**
Domates, biber, patlıcan
Domates, biber, patlıcan
Bir anda bütün dünyam karardı
Bu sesle sokaklar yankılandı
Domates, biber, patlıcan
**
Domates, biber, patlıcan
Domates, biber, patlıcan
Bir anda bütün dünyam karardı
Bu sesle sokaklar yankılandı
Domates, biber, patlıcan
**
Domates, biber, patlıcan
Domates, biber, patlıcan
Bir anda bütün dünyam karardı
Bu sesle sokaklar yankılandı
Domates, biber, patlıcan
**
Domates, biber, patlıcan
Pa, pa, pa, pa, patlıcan
Bir anda bütün dünyam karardı
Bu sesle sokaklar yankılandı
Domates, biber, patlıcan
-
Gün çoktan döndü buralarda
Ve ben simsiyah gecenin koynunda yapayalnız bekliyorum
Görüyorum duyuyorum
Bir gün gelecek dönence biliyorum
**
Simsiyah gecenin koynundayım yapayalnız
Uzaklarda bir yerlerde güneşler doğuyor
Görüyorum dönence
**
Kupkuru bir ağacın dalıyım yapayalnız
Uzaklarda bir yerlerde bir şeyler kök salıyor
Biliyorum dönence
**
Çatlamış dudağımda ne bir ses ne bir nefes
Uzaklarda bir yerlerde türküler söyleniyor
Duyuyorum dönence
**
Simsiyah gecenin koynundayım yapayalnız
Uzaklarda bir yerlerde güneşler doğuyor
Görüyorum dönence
**
Kupkuru bir ağacın dalıyım yapayalnız
Uzaklarda bir yerlerde bir şeyler kök salıyor
Duyuyorum dönence
**
Çatlamış dudağımda ne bir ses ne bir nefes
Uzaklarda bir yerlerde türküler söyleniyor
Duyuyorum biliyorum görüyorum dönence
Dönence, gün dönende dönence
Bir gün gelecek dönence biliyorum
-
Hal hal, hal hal, hal hal
Hal hal, hal hal
**
Hal hal
**
Akşam olup gün batınca
Dağlara hüzün çökünce
Lale sümbül boynunu eğip
Kurt kuzuya kem bakınca
Köye döner Nazo gelin
**
Yavru ceylan gibi kaçar
Seke seke, çaydan geçer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Bir bakışı canlar yakar
Gülüşüne cihan değer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Ayağında gümüş, hal hal
(Ayağında gümüş, hal hal)
İnce nakış gümüş, hal hal
(İnce nakış gümüş, hal hal)
**
Yavru ceylan gibi kaçar
Seke seke, çaydan geçer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Bir bakışı canlar yakar
Gülüşüne cihan değer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
Hal hal, hal hal, hal hal, hal hal
**
Hal hal
**
Yedi köyün yiğitleri
Ağaları ve beyleri
Boşyere durmuş beklerler
Yaralıdır yürekleri
Gitti gelmez Nazo gelin
**
Yavru ceylan gibi kaçar
Seke seke, çaydan geçer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Bir bakışı canlar yakar
Gülüşüne cihan değer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Ayağında gümüş, hal hal
(Ayağında gümüş, hal hal)
İnce nakış gümüş, hal hal
(İnce nakış gümüş, hal hal)
**
Yavru ceylan gibi kaçar
Seke seke, çaydan geçer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Bir bakışı canlar yakar
Gülüşüne cihan değer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Yavru ceylan gibi kaçar
Seke seke, çaydan geçer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Bir bakışı canlar yakar
Gülüşüne cihan değer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Yavru ceylan gibi kaçar
Seke seke, çaydan geçer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Bir bakışı canlar yakar
Gülüşüne cihan değer
Nazo gelin ayağına takar
Hal hal
**
Yavru ceylan gibi kaçar
Seke seke, çaydan geçer
Nazo gelin ayağına takar
-
Bir masaldı aşkımız, sisler bulutlar ardında
Bir akşam bitiverdi, her şey yok oldu bir anda
Beyhude geçti yıllar, silindi hatıralar
Geride bir avuç yalan
Hüzün dolu geceler, buğulu pencereler
İşte hepsi bu, senden kalan
**
Nasıl içim yanıyor, öylesine sevdim seni
Hep saklamak istedim altın kafeslerde seni
Beyhude geçti yıllar, silindi hatıralar
Geride bir avuç yalan
Hüzün dolu geceler, buğulu pencereler
İşte hepsi bu, senden kalan
**
Sanki gizli bir el kopardı seni benden
Savurdu bir kar tanesi gibi
Boş yere arıyorum, sımsıcacık sevgini
Bu ıslak, boş sokaklarda
Elinden oyuncağı alınmış çocuk gibi
Yalnızım karanlıklarda
**
Bir masaldı aşkımız, sisler bulutlar ardında
Bir akşam bitiverdi, her şey yok oldu bir anda
Beyhude geçti yıllar, silindi hatıralar
Geride bir avuç yalan
Hüzün dolu geceler, buğulu pencereler
İşte hepsi bu senden kalan
-
Çocukluğumun geçtiği o eski mahallede
Aşı boyalı, ahşap, eski bir evde otururlardı
Sakız Hanımla Mahur Bey
Bembeyaz tenli, bembeyaz saçlıydı Sakız Hanım
Zaten onun için Sakız Hanım derdik kendisine
Pamuk gibi elleriyle kemençe çalardı
Eşi Mahur Bey önce biraz nazlanır
Sonra o da kanunuyla eşlik ederdi Sakız Hanıma
**
Yaz akşamlarında
Açılırdı perdeler
Yorgun ellerinden
Dökülürdü nağmeler
**
İki yıl kadar oluyor
Önce kanun sustu o eski evde
Birkaç ay sonra da kemençe
Ve aşı boyalı ahşap evin perdeleri
Bir daha açılmamak üzere kapandı
Evin satılacağı söylentileri başlayınca gittim
İçeri girdiğimde eski bir koltuğun üzerinde
Boynu bükük bir kanun
Ve kanunun göğsüne yaslanmış mahsun kemençeyi gördüm
Bize dokunmayın der gibiydiler
Kıyamadım uzaklaştım
**
Mahur Bey susunca
Kapandı perdeler
Sakız Hanımla bitti
O hüzünlü nağmeler
-
Sen gülünce güller açar gülpembe
Bülbüller seni söyler biz dinlerdik gülpembe
Sen gelince bahar gelir gülpembe
Dereler seni çağlar sevinirdik gülpembe
**
Güz yağmurlarıyla bir gün göçtün gittin inanamadık gülpembe
Bizim iller sessiz bizim iller sensiz olamadı gülpembe
Dudağımda son bir türkü gülpembe
Hala hep seni söyler seni çağırır gülpembe
**
Güz yağmurlarıyla bir gün göçtün gittin inanamadık gülpembe
Bizim iller sessiz bizim iller sensiz olamadı gülpembe
Gözlerimde son bir bulut gülpembe
Hala hep seni arar seni bekler gülpembe
**
Dudağımda son bir türkü gülpembe
Hala hep seni söyler seni çağırır gülpembe
-
Yaz dostum
Güzel sevmeyene adam denir mi?
Yaz dostum
Selam almayana yiğit denir mi?
Yaz dostum
Altı üstü beş metrelik bez için
Yaz dostum
Boşa geçmiş ömre yaşam denir mi?
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz dostum
Yoksul görsen besle kaymak bal ile
Yaz dostum
Garipleri giydir ipek şal ile
Yaz dostum
Öksüz görsen sar kanadın kolunu
Yaz dostum
Kimse göçmez bu dünyadan mal ile
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz dostum
Barış söyler kendi bir ders alır mı?
Yaz dostum
Su üstüne yazı yazsan kalır mı?
Yaz dostum
Bir dünya ki haklı haksız karışmış
Yaz dostum
Boşa koysan dolmaz, dolusu alır mı?
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
**
Yaz tahtaya bir daha
Tut defteri kitabı
Sarı çizmeli Mehmet Ağa
Bir gün öder hesabı
-
Dağlar aştım hazar eyledim
Her gördüğüm güzele nazar eyledim
Hakikat sofrası kurulunca
Bir salkım üzüme pazar eyledim
Söylemeye varmıyor dilim
Sazım çalmaz oldu, tutmuyor elim
Ben ettim sen eyleme gülüm
Ne olur affet beni Allah aşkına
Yolla yarim tez yolla
Oyalı da mendile sar yolla
İki tel kopar saçından
Kınalı da mendile sar yolla
Yolla, yolla
Yolla, meleklere ver yolla
Yolla, yolla
Yeter beklettiğin beni Allah aşkına
Yolla yarim tez yolla
Oyalı da mendile sar yolla
İki tel kopar saçından
Kınalı da mendile sar yolla
Hasret kaldım seni sevmeye
Sana gelip düğümleri çözmeye
Usulca göğsüne yaslanıp
Bir sabah vakti koynunda ölmeye
Coştu gönlüm sel gibi çağlar
Aramıza girmiş dumanlı dağlar
Barış derdini söyler, ağlar
Yeter affet beni Allah aşkına
Yolla yarim tez yolla
Oyalı da mendile sar yolla
İki tel kopar saçından
Kınalı da mendile sar yolla
Yolla, yolla
Yolla, meleklere ver yolla
Yolla, yolla
Yeter beklettiğin beni Allah aşkına
Yolla yarim tez yolla
Oyalı da mendile sar yolla
İki tel kopar saçından
Kınalı da mendile sar yolla
Yolla, yolla
Yolla, meleklere ver yolla
Yolla, yolla
-