ABÂPÛŞ-İ VELÎ
(ö. 890/1485)
Mevlevî tarikatı şeyhlerinden.
Germiyan şehzadelerinden Hızır Paşa'nın oğludur. Balı Mehmed Çelebi ve Balı Sultan olarak da tanınır. Dedesi Süleyman Şah, Sultan Veled'in kızı Mutahhara Sultan'la evli olduğundan soyu Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'ye kadar ulaşır. Mevlevî dervişlerinden olan babası kendisine saltanat elbisesi yerine tarikat abâsı giydirdiği için "Abâpûş-i Velî" lakabıyla anıldı. Hayatının büyük bir kısmını Afyonkarahisar dağında yaptırdığı zâviyede geçirdi. Şehre çok az inen Balı Sultan, bu zâviyedeki sohbetleriyle dervişlerinin mânevî hayatına ışık tuttu.
Abâpûş-i Velî'nin Mevlevîlik tarihi açısından esas önemi, Dîvâne Mehmed Çelebi'nin babası olması ve oğlunu sağlığında postnişin tayin etmesidir. Böylece Afyonkarahisar dergâhı, Konya'dan sonra tarikatın ikinci önemli merkezi olmuştur. Dîvâne Mehmed Çelebi'ye "ikinci pîr", hatta Mevlânâ'nın yeniden zuhuru olarak bakılmıştır. Abâpûş-i Velî'nin kabri Afyonkarahisar Mevlevî Dergâhı'ndadır.
BİBLİYOGRAFYA:
Sâkıb Dede, Sefîne, Kahire 1283, s. 335; Abdülbâki Gölpınarlı, Mevlânâ'dan Sonra Mevlevîlik, İstanbul 1953, s. 102, 103, 122; Efdalüddin, "Abâpûş-ı Veli", İTA, II, 44-45..
27 Nisan 2024, Cumartesi
- 07:00Turkuvaz Sabah
- 10:00Kübra Alanson ile Bilmen Lazım
- 12:00Turkuvaz Şarkılar
- 15:00Müziğin Rengi
- 18:00Hayatın Ritmi
- İmsak
- Güneş
- Öğle
- İkindi
- Akşam
- Yatsı
AYET, HADİS, SÖZLER
Mü'min Suresi 35. Ayet
Kendilerine ulaşmış hiçbir kanıt bulunmadığı halde Allah'ın ayetleri hakkında tartışanlar, gerek Allah yanında, gerekse müminler yanında büyük bir gazap ile karşılanır. Allah, büyüklük taslayan ve zorbalık yapan her insanın kalbini işte böyle mühürler.